Gece 17 yaşında bir kızdı ama geçmişi ve çocukluğu acı içindeydi " Yak kibriti at kader kağıtlarına yansın kaderin"

Bir gece canım sıkılırken eğlenmek için salladığım numaranın hayatımı değiştireceğini nerden bilebilirdim ki...

Bu kitaba başlarken oldukça heyecanlıyım. İlk kitabım olacak olan Karanlık Sular’da genç, başarılı bir tasarımcı olan Lina Akay’ın ikinci kişiliği ile tanışacaksınız. Lina hem çevresi ile hemde kendisi ile mücadele ederken eski boksör aynı zamanda Demirel ailesinin veliahtı Karan Demirel ile yolları kesişir. İmkansızlıklardan büyülü bir aşka…

Herkese selam! Ben MELEK bugün sizlere ilk kitabımı sunacağım. İlk kez yazdığım için hatalarımı görmezden gelin lütfen. İyi okumalar.

" Sen benim sol anahtarımsın " Sol anahtarı sadece notaların başında mı yer alır? Bence hayır...

Bir kızın ajan olarak işe başlaması ve ajan olarak takip ettigi kişinin esiri olması...:)

... Yalnızlık korkusu

O gün sadece kütüphaneye gitmiştim ama bu olanları bilmeden

“Bazen ölüm değil, uyanış başlatır gerçek hayatı…” Bir yabancı ev… Yaralı bir zihin… Ve hatırlanamayan bir geçmiş. Alev, kendini karanlığın ortasında bulduğunda, gerçeği anlamaya çalışırken rüya ile gerçek iç içe geçer. Her adım, yeni bir sır. Her nefes, geçmişe açılan bir kapı. Ama asıl gerçekle, gözlerini açtığında yüzleşir: Bütün yaşadıkları bir rüyaydı. Çünkü Alev komadaydı. Şimdi yeni bir hayat onu bekliyor. Adaletin, cesaretin ve aşkın izinde… Alev artık sadece bir hayatta kalanın değil, bir savaşçının adıdır. "Kanlı Yağmur", bir kadının düşlerinden doğan güçlü uyanışını anlatıyor.

Çocukluk aşkına olan sözü için voleybolcu olan bir Eris Adar Dağdelen

(Gerçek Degildir)

17 yıl sonra gerçek ailesine kavuşan karaca......Peki karaca gerçek ailesine alişabilecekmi ???

Bir gün tüm hayatınızın tepetaklak olduğunu düşünün.Etrafınızda aileniz olduğunu yeni öğrendiğiniz insanlar var.Onlara güvenmeli misiniz? (AYÇİÇEĞİ Serisi 1. Kitap)

Kızımız asenanın arkadaşına yazmak yerine seri katile yazar bu durum seri katil yani arasın tuhafina gider kızla. Biraz tartıstıktan sonra kızı kaçırır aslinda öldürmek icin kacirmistir asenayı ama aras asenaya asik olur

Emek verdiği bir işten vazgecmeye kalkan bir gazeteci kadın... Verdiği emekleri bilip takımının gazetesinde çalışması için klüp başkanını ikna etmeye çalışan futbolcu adam... Sanırım güzel bir hikaye bizi bekliyor...

Bir insanın küçük bir derdi olduğunda tanımadığı birinin bile derdini dinleyen, düğünlerde ve diğer önemli günlerde herkesin birbirine yardım ettiği, komşunun külü kapısına düşse bile sesini çıkarmayan bir mahalle düşünün. Her zaman gülümseyen yüzlerin, içinizi ısıtacak yüreği güzel insanların mahallesi. Tabii ki bu mahallede bir şey eksik. O da aşk. Demir`in yıllardır içinde sakladığı büyük aşkı... Almila`nun bu aşktan habersiz yaşaması...

Başıma ne mi geldi? Bir adama tutuldum, görür görmez. Sonra bir duydum ki o da bana tutulmuş. Evleneceğimizi duyurduk tüm köye. Düğünümüze kadar günlerce onu hayal ettim, aşkımı körükledim. Sonra düğün günümüzde bir adam çıkageldi kapıma, elinde atıyla. Onun olması gereken yerde, ardında bir kalabalıkla duruyordu bu adam. Gelinini almaya gelmişti belli ki, beni. Ben sevdiğim adama değil başka bir adama gelin oldum. İşin daha da kötü yanı sevdiğim adamın yaşadığı eve gelin gitmemdi. Bir insanın başına bundan daha kötü bir şey gelebilir miydi?

Abilerini sonradan tanıyan kız evlenmesini istemeyen abileri vs sevdiği mafya adam kurgusu

``Kurtulmak isteyen bütün yol arkadaşlarıma.`` ``İnsan yığını içerisinde insansız kalanlara.``

17 yıl boyunca şiddet ve taciz görmüş bir kız düşünün. 17 yıl boyunca her gün psikopat ailesi tarafından hem sözlü hem fiziksel şiddet gören hayat enerjisi ve yaşama isteği elinden alınmış bir kız. Peki öz ailesi ile bir araya gelince ne olacaktı korkuyordu ne yapacağını bilmeden yeni bir hayata başlıyordu Kayla, ya öz ailesi de üvey ailesi gibiyse daha ne kadar yaşayabilirdi ki? özellikle ciddi bir hastalığı varken, Allah`a her gece canını alması için yalvarırken... Kitabıma şans verirseniz pişman olmazsınız :)

Selam güzel okurlarım bu kitapta futbol ile kafayı bozmuş iki gençin aşkından bahsedeceğim fakat bir sorun var kız fenerbahçe oğlan ise galatasaraylı çok çelişkili bir kitap olacağını umuyorum umarım sizde beğenirsiniz🤍

Omuzlarımda ölü bir çocukluk taşıyordum. Kimse beni sevmezdi, kimse benimle arkadaş olmak istemez, kimse bana bakmaz, vebalı gibi kaçarlardı benden. Peki suçum neydi? Yanlış bir ailede doğmak mı yoksa herkese korku salan soyadım mı? Her şey Salih Sencer`in kızı olduğum içindi, ben bir celladın kızıydım. Cehennem`e doğmuştum, diri diri yanıyordum. Bizim gibiler için her gün ölmektense bir defa ölmek kurtuluş yoluydu çoğu zaman. ... Bir çift kahverengi göz...gökyüzünü vadedebilir miydi insana? Kale duvarlarını yıkıp içerideki küçük kız çocuğunu görebilir miydi? Durmuş bir kalbi canlandırabilir, nefes almayı öğretebilir miydi yeniden? Cehennemimde diri diri yanarken küllerinden doğulabileceğini gösterebilir miydi? O bir çift göz seninle yanmaya da varım demişti. "Cehenneme hoş geldin...Gökhan Vargın." Cehennemi yaşamış ruhu çocuk olan herkese...

Ulya Jane Mendere Yarı koreli yarı Türk bir melez olduğu için hayatı boyunca zorbalık görmeye alışmış küçük bir kızdı ta ki bir gün hayatına ansızın girdiğini sandığı çocuk yüzünden yaşayacağı şeylerden habersiz ona kalbini açmaya karar vermesi ile bütün hayatı değişmeye başlamıştı. Değişen sadece hayatı değil, bedeniydi de. Artık acıyı hissetmiyor, yorulmuyor, hatta istemeden veya isteyerek daha büyük şeyler yapabiliyordu. Güçlendi, değişti... Ama bu güç, onu yalnızlaştırdı. Karanlık sırlarla örülü Evas şehrinde, yeniden karşılaştığı ilk aşkı ile geçmişiyle yüzleşmeye zorlanırken; kim olduğunu, kimlere karşı olduğunu ve aslında neye dönüştüğünü keşfetmeye başlar. Sessiz sakin yaşadığını sandığı hayatının arkasında ki karanlık sırları ve babasının ölümünün ardında ki gerçekleri öğrenmek için güvenebileceği kişileri iyi seçmeliydi. Ama bunu nasıl yapabilirdi ki o sadece bir liseliydi. Aşk, ihanet ve doğaüstü güçlerin iç içe geçtiği bu hikayede, herkesin bir bedeli vardır. Ve bazen mezarlıklar göğsümüzün tam ortasındadır.

Her insan yalan söyler bazıları isteyerek bazıları istemeyerek. Peki ya gözler herkesin yalan söylediği bu dünyada gözler de yalan söyler mi???

Bütün intikam bugün başlayacaktı. Onunla tanışıcak, hayatına karışıcak ve en sonda hayatını darmadağın edecektim. Kim olduğu, ne olduğu umurumda değildi. Asıl olan benim ona neler yaşatacaklarımdı. Kendisini kollamak ve kendisine dikkat etmeliydi. Onun artık hayatı darmadağın olacaktı ve bunu bizzat kendim yapacaktım. Yeni hayatında başarılar Botan Maraslı...