[ komando ] - Etiketin'de Kitap Listesi
devam ediyor 11s önce güncellendi
Yarım Kalan Sigara...
@bozkurt.pencesi
Okuma
185
Oy
52
Takip
16
Yorum
148
Bölüm
7
Tam o sırada içeriden yükselen bir kadın çığlığıyla irkildim.
"Bırak beni!" diye haykırıyordu bir ses.
Adımlarımı hızlandırdım, kalbim göğsüme çarpıyordu artık.
"Barış, lütfen... bırak diyorum sana!" "Yürü!" diye tersledi adamın sesi.
Köşeyi döner dönmez gözüm İklim`e ilişti. Direniyordu. Gözleri korku ve öfkeyle doluydu. Duraksamadan bağırdım:
"Bırak kızı!"
Sesim duvarlarda yankılanırken, parmağım tetikteydi.
Adam bir anlığına irkildi sesimle. İklim’in kolunu tuttuğu gibi kendine doğru çekmişti, ama benim yaklaşmam onu tedirgin etmişti belli ki. Göz göze geldik. Gözlerinde hem panik hem öfke vardı.
"Silahını indir!" diye bağırdım. Tetikteki parmağım milim oynamıyordu.
“Yapma!” dedi İklim, sesi neredeyse yalvarır gibiydi ama gözleri yardım istiyordu. Ne aşirete ne de uyduruktan bor töreye kurban gitmesine izin vermeyecektim.
devam ediyor 3g önce güncellendi
Âşık-ı Mehcur (Askeri Kurgu)
@marselkalp
Okuma
14.31k
Oy
2.92k
Takip
331
Yorum
1.5k
Bölüm
21
"Şakağından öptüğümden beri çok dincim."
Gülümsedim büyükçe. "O günden sonra kurşun yedin, hatırlatırım."
"Buna rağmen çok dincim." dedi Yavuz.
"Pozitif enerji mi verdim?" diye sordum.
"Vallahi yaptın bir şeyler." diyen Yavuz bu kez izin almadan yaklaştı şakağıma. Önce ellerimi kavradı. Gülümsedi. Gülümsemesiyle öptü şakağımdan. Geri çekilmek istemedi...
"Yavuz?" dedim büyük bir endiş hâlinde. "Bir gören olacak."
"Olsun." dedi Yavuz azıcık geri çekilip.
"Olmasın." dedim net bir dille.
Dinlemedi Yavuz. Bir kez daha yaklaştı şakağıma. Bir öpücük daha bıraktı. Öpücüğü o kadar masumdu ki... Tıpkı yeni açmış bir çiçeğin yaprağına düşen ilk sabah çiyi gibiydi. Hafif, neredeyse hissedilmez. Ama aynı zamanda, o çiçeğin özünü barındırıyordu. İşte o masumiyetin ardında, bir volkanın derinlerindeki lav gibi, sabırla bekleyen bir arzu da vardı. Dudakları şakağıma değdiğinde yayılan sıcaklık, tenimi yakıp kavurmasa da, ruhumu derinden titretiyordu. Gözlerini kapattığını hissettim. Kirpiklerinin hafifçe şakağıma dokunuşu, fısıltıyla söylenen bir sır gibiydi. O an, zaman durdu. Etrafımızdaki tüm sesler kayboldu. Ne kuş sesi ne dışarıdaki hastaların sesi... Sadece onun nefesinin sıcaklığı ve dudaklarının tenime bıraktığı o tarifsiz his vardı. İçimde yeşeren karmaşık duygularla, ne yapacağımı bilemez bir halde kaldım. Kalbim, bu beklenmedik yakınlığın etkisiyle hızlanırken, zihnimde bin bir soru yankılanıyordu.
"Nazelif?" dedi Yavuz sol şakağıma öpücük bırakıp. "Çok güzelsin."
"Yavuz?" dedim kısık çıkan sesimle.
Sağ şakağımdan öptü Yavuz. "Çok özelsin."
.
.
Asker & Doktor"
devam ediyor 3h önce güncellendi
BASKIN -YOLUN SONU -
@bozkurt.pencesi
Okuma
49
Oy
21
Takip
7
Yorum
20
Bölüm
3
1992-1993 Hakkâri, Kuzey Irak
"Hiçbir acı, beklemek kadar acı değildir. Kurt yalnızlığına düştüğün zaman bil ki artık kendinde de değilsindir..."
~ Yüzbaşı Selçuk Acar
Gerçekler acıdır. Lakin bu hikâyenin gerçeği nedir? Gerçeğin ne olduğunu bilmeden acıyı nasıl tadabilirsin ki? O zaman gel benimle! O zamanın yalnızlığını gel benim içimde gör ve hisset! Ana yok, baba yok, kardeş yok! Yalnızca sen ve kurtarılmayı bekleyen ruhlar var. Boş bedenlerin arasına sıkıştırılmış ve onca insanın arasında yalnızlığa mahkûm edilmiş ruhları gör! Ölüme bir nefes kadar yakın, yaşamaya ise ulaşılamayacak kadar uzak bedenlerin içine hapsolmuş ruhlarla tanışmaya hazır mısın?
O zaman acılara dayanmaya hazır ol. Bu bilindik bir acı olmayacak. Çaresiz ve yapayalnız bırakılanların acısı... İsimsizlerin...
Yapayalnız bir karakol, yapayalnız bir sürü çaresizce yardım bekleyen insan, çaresiz bir komutan, çaresiz bir sürü çocuk... Çığlık sesleri, imdat çağrıları, bir askerin silah arkadaşı için feryatları, ilk görevinde şehit olan bir asker ve tahmininden daha fazlası... Onların bir adı ya da sıfatı yok. Sadece şu cümle ile anlatılır bu hikâye:
Hakkâri, yolun sonu...
tamamlandı 4a önce tamamlandı
DİLDÂDE/BUZ YANIĞI
@bbussss
Okuma
15.94k
Oy
919
Takip
103
Yorum
38
Bölüm
20
O gece çıkan yangında ki alevlerin ruhuma işleneceği, beni yakıp küle çevireceği, amansız bir dildâde`ye dönüştüreceğini bilemedim..
" Dur!"
Bariton sesi soğuktan uyuşan kulaklarıma aktı, içimi titretti. Sol elinden kanlar sızıyordu.
" Kimsin sen?!"
" B-ben!"
Kekelemiştim, lanet olsun! Beni şuracıkta öldürebilir, pekmezimi akıtabilirdi. Halbuki ben sadece yoldan geçen bir yabancıydım. İçimi okumuş gibi belinde ki silahını kavradı.
" Dur yabancı! Yoksa seni parçalara ayırırım!"
O gün o yangında durmasaydım, arkamı dönüp gitseydim, hiç varolmasaydım neler oldu`yu bir ömür merak etmiştim. Kaderimin kapısını aralayıp yabancıyı içeriye davet etmiştim....
Bir komando sevdasıdır...
Asya&Aybars
Kitap Kapağı için @writerladyy( Selin Özgen`e) teşekkürler :)
devam ediyor 5a önce güncellendi
Kaderin Kırmızı İpi
@irmnrrayrrr
Okuma
160
Oy
14
Takip
7
Yorum
1
Bölüm
10
“İnci ve Ali’nin Hikayesi”
Tehlikeli bir coğrafyada, farklı hayatların kesiştiği bir noktada iki insan: Görev aşkıyla yanıp tutuşan asker Ali ve adaletin peşinden ayrılmayan cesur avukat İnci.
Ali, gözü kara bir asker. Ülkesine olan bağlılığı ve timine olan sorumluluğu, onu hayatta yalnızca görevlerine odaklanmaya zorlamış. İnci ise haksızlıkla mücadele etmek için kendini tehlikeye atan, kararlı ve idealist bir kadın. Ancak kader, onları hiç ummadıkları bir yerde karşılaştırıyor.
Bir duruşmanın ortasında doğan arkadaşlık, zamanla derin bir bağlılığa dönüşüyor. Hem romantik hem de aksiyon dolu bu hikâyede, Ali ve İnci, sadece birbirlerinin yaralarını iyileştirmekle kalmıyor, aynı zamanda kendilerini ve hayata dair gerçek anlamları da keşfediyorlar.
Ancak bu aşk kolay olmayacak. Düşman pusuları, zorlu görevler ve geçmişin gölgeleri peşlerini bırakmayacak. Hayatın en karanlık anlarında, birbirlerine tutunarak ayakta kalmayı başarabilecekler mi?
“Kaderin Kırmızı İpi,” cesaretin, sevginin ve umudun savaş meydanında bile filizlenebileceğini anlatan, duygu yüklü bir roman. Hayatta kalmaya değil, gerçekten yaşamaya dair bir hikâye…
devam ediyor 6a önce güncellendi
Acıma Sız
@siren_
Okuma
66
Oy
13
Takip
4
Yorum
0
Bölüm
10
"Kimsiniz?" diye sordu. Verebilecek çok cevap varken ona verebileceğim tek şey bu oldu.
"Güzel soru, biz kimiz? Biz Tertiadecima Generatione sizin deyiminizle TG`yiz.
.
.
.
"Bu arada." diyerek giriş yaptı tekrar cümleye. "Zaaflarını fazla belli ediyorsun dikkat et düşman en çok oradan vurur."
"Sen gibi mi?" dedi kaşlarını kaldırarak.
"Beni karşı tarafına mı koydun?" diye sordu Marcena.
"Nereye koymalıyım?" diye soruya soruyla cevap verdi Berk.
"İnsan kendi kararının sonuçlarını çevresiyle öder. İyi düşün... bana yetersen ve ben istersem karşında olurum. Ama benden sana tavsiye kazanamayacağın kumara girme çünkü bu karşındaki kadın kumarda senin masaya koyduğun miktarla yetinmez senden fazlasını alır. Kanını, canını, çevreni, yolda selam verdiğini bile. Pis oynarım ben söylemiş miydim bu arada? Tıpkı büyüdüğüm yer gibi... Pis oynarım ve sonrada ellerimi silip hiç pislenmemiş gibi temiz temiz güle oynaya ayrılırım yanından. Şimdi tekrar düşün beni karşına alabilecek misin?"
"Sen!" dedi hiddetle. "Gerçekten de göze alınamayacak bir tehdit ama aynı zamanda göz önünde bulundurulması gerekilen bir kadınsın. Karşıma alsam ve seni yensem kaybedecek olan yine ben olacakmışım gibi geliyor. Yanlış mıyım?" diye kendince bir çıkarımda bulundu.
"Doğru." Kafasını salladı ağırca aşağı doğru. "Doğru lakin eksik."
"Sen beni karşına alamazsın, ben istersem senin karşına geçerim ve sen bunu bir lütuf olarak sayarsın." dedi gülerek.
.
.
.
tamamlandı 8a önce tamamlandı
KARA MUHAFIZLAR KOD 571
@batingam
Okuma
3.78k
Oy
420
Takip
148
Yorum
114
Bölüm
26
Sessiz bir gecenin karanlığında silah kayışını sağ omzuna takmış dolunaya dalıp gitmişsindir. Önünü aydınlatanda o`dur, korkunu bastıran da.
Ya o dolunay kara bir bulutun arkasına girerse ?
Her çekirge sesini mermi vızıltısının; her ateş böceği parıltısını susturucu takılmış bir namlu kıvılcımı`nın yerine koyarsın.
Kafanı dağıtmak için sevdiklerini ve onlarla geçirip geçmişte kalan eğlenceli günlerini düşünürsün. Lakin bu da bir yere kadardır. O korku bastırılmaz. Belki o an kucağına bir aylık bir bebek verseler bir ordunun veremediği cesareti verir o yalnızlığına.
Yalvarırsın için için, isyan edersin tuttuğun nöbete;
" Bit lan artık bit !!! "
Nöbetinin bitmesine sekiz dakika kala ensende ılık bir nefes hissedersin. O hissetmeni istediği için hissedersin. Dönüp bakmak gelir içinden ama buna ne tutulan başın izin verir, ne de kasılan baldırların.
Eğer Türk askeriysen o nefes sana can olmaya gelmiştir.
Yok değilsen; KARA MUHAFIZLAR`ın kara listesine çoktan girmişsindir.
Ne arkanı dön; ne de o yüzü gör !
Bekle !!! Soğuk metalin boğazına yaydığı o sıcaklığı sadece bekle !
Bu hikaye 1998 yılında, 10 yaşında kaçırılıp ölüm makinasına dönüştürülen sekiz tane ana kuzusunun hikayesi.
Not: Gerçek kahramanların, gerçekten yaşanmışlıkları ile harmanlanmış bir genel kurgudur.
İçerisindeki kişi ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür !!!
devam ediyor 7a önce güncellendi
OKYANUS ETKİSİ
@okyanusetkisi
Okuma
0
Oy
0
Takip
5
Yorum
0
Bölüm
0
kızlarımız gittikleri barda kahkahalar ile gülerlerken gördükleri 5`li grup ile karşılaşırlar ama kızlarımız onlara bakmazlar dikkatleri operasyondadır çocuklar ise gece boyu onlara bakarlar kısa süre sonra kızlar ortadan kaybolur ve çocuklar eglencelerine devam ederler
ama bu onların ne ilk ne son karşılaşmaları olucaktı