Ana karakterimiz Avukat Sanrı Yılıdırımın müvekkili Yüzbaşı Yavuz Doğu ile arasindaki ilişki zamanla ileri gidicek. Sanrı yaşadıkları yüzünden soğuk ve aşırı sert asil gözükür ama aslında içinde fırtınalar kopar , yaralarını saracak ailesi bile yok. Acaba yüzbaşı avukatın yaralarını sarabilecek mi (devam eden bölümlerde smut olacak)

Mervan Ağa, bu duruma hazırlıklıydı. Üzerine yürüyen Sidar’a ani bir hareketle yumruğunu indirdi. Ne olduğunu anlamayan Sidar yere yığıldı. Ama bu, Mervan Ağa için yeterli değildi. Yerdeki adamı acımasızca yumruklamaya devam etti. O an, Âgit Ağa ise yalnızca seyrediyordu; deli oğlunun öfkesini izlemekle yetiniyordu. Araya giren diğer ağalar, Sidar’ı Mervan Ağa’nın ellerinden güçlükle alabildiler. Mervan Ağa’nın belindeki silahı çekmesiyle içeridekilerin yüreği ağzına geldi. Herkesin aklından geçen tek şey, Sidar’ın kafasına sıkacağıydı. Ama o, kalabalığa dönerek tok sesiyle haykırdı: “Ben birini istiyorsam alırım! Kimse bana engel olamaz. Engel olmak isteyen varsa, buyursun gelsin!” Bu sözlerle ortamı donduran Mervan Ağa, elindeki silahla kadınların bulunduğu odaya doğru yöneldi. Gözleri odayı taradı ve ortada, elinde tepsiyle duran Avşin’e takıldı. Genç kadının gözleri ağlamaktan kıpkırmızıydı. Onu bu hâlde görmek, yüreğinde bir yumuşama yaratacak gibiydi ama... Avşin, Diyar’ın kardeşiydi. Bu gerçek, tüm duygularını bastırıyordu.

"Bir can gitti,bir kader mühürlendi.." Zeynep Karaaslan 21 yaşında genç bir doktordu.Hayalleri vardı,umutları...taki bir gece ağabeyi,Aladağ aşiretinin den birini öldürene dek. İki aşiret arasındaki kan davasını durdurmanın tek yolu, Zeynep`in berdel verilmesiydi. Ama bu evlilik bir barış değil,kanla yazılmış bir esaretti. Yusuf Miran Ağa düşmanının kızını karısı olarak kabul ettiğinde sadece töreye değil geçmişte kalan hesaplara da bağlıydı.Herkes onun sertliğinden korkuyor,ama kimse kalbindeki yaraları bilmiyordu. Zeynep ise sadece bir berdel değil,bir aşiretin yeniden yazılacak kaderiydi. Aşk mı kazanacak,töre mi? Kardeşlik mi ağır basacak,intikam mı? Ve... en önemlisi bir kadın kendi sesini bu kanla yazılmış hikayede duyabilecek mi?

Ailesi tarafından pek sevilmeyen İlayda...bir gün abisiyle İstanbul`a taşınır.Abisi askerdir. Abisi tarafından çok sevilen İlayda ya başka bir erkek tarafından bu kadar sevilseydi tepkisi ne olurdukiii<33

Halâ yaklaşmaya devam ediyordu. Gözlerimi kapattım. Gür bir kahkaha sesi duydum o an. "Sana dokunacağımı düşünmedin herhalde." Cevap vermedim. "Ben sana asla dokunmayacağımda,sevmeyeceğimde. Böyle şeyler aklının ucundan dahi geçmesin." Küçük bir tebessüm ettim. "Şunu unutma Azad ağa, insanlar asla yapmam dedikleri şeyleri elbet bir gün yaparlar."

Zor olan hayat Feyza`ya daha ne kadar zor olabilir ki

"Savaşın ortasında yaraları olan iki bedenin,ölen iki ruhun birbirinde soluk aldığı ufak zaman dilimi." (Kapak tasarımı yapay zekayı yönlendirmem ile tamamen bana aittir.)

Berdel zoruyla evlenen Azra karahanlı ve azad borazan`ın zorla evlenmesi üzerine başlayan hikayesi...

Bir berdel masalı

"Bir yüzbaşı, bir savcı... Onlar için en tehlikeli görev: Kalp!" Elif, disiplinli ve soğukkanlı bir Cumhuriyet Savcısıdır. Duygularını gizlemekte üstüne yoktur ve adaletin her şeyin önündedir. Ancak hayatı, rutininden çok farklı bir yöne evrilecektir. Demir, özel bir timin yüzbaşısı, zorlu görevleri başarıyla tamamlayan, liderlik vasfı yüksek bir asker. Ancak ne kadar güçlü olursa olsun, kalbini bir kadına vermek… Onun için en zor operasyon olabilir. Birlikte çıktıkları görevler, bir yanardağ gibi her an patlayabilecek bir duygusal gerilim taşır. Askeri disiplin ile duygusal bağları arasında gidip gelen Demir, savcı Elif`in kararlı kişiliğiyle çarpıştıkça, sadece savaşın değil, kalbinin de zaferine doğru ilerler. Operasyon: Kalp… Askeri bir timin yüzbaşısı ile, adaletin soğuk yüzünü temsil eden bir savcının kalp yolundaki mücadelesi. Her biri kendi savaşıyla, bir araya geldiklerinde ise kalbinin derinliklerinde sakladıkları en büyük savaşla yüzleşirler. "Bir kalbin operasyonu başladığında, en sert asker bile teslim olabilir."