TAKİP ETTİĞİ KİTAPLAR
devam ediyor 2h önce güncellendi ZEMHERİ
@senayyls
Okuma
28.26k
Oy
2.71k
Takip
514
Yorum
1.41k
Bölüm
17
• ÇOCUKLUK AŞKI •YAŞ FARKI •POLİS/HUKUKÇU •ABİMİN ARKADAŞI •YAŞ FARKI (6) Ana karakterlerimiz olan Mirza Devran Polat ve Gülfem Asel Karaca çocukluk arkadaşıdır. Aynı zamanda karşılıklı dairelerde oturan aile dostlarıdır. Erkek karakterimiz olan Mirza’nın babası polistir. Ve bir gün tayini çıktığından dolayı, yaşadıkları yer olan Hakkari’den Ankara’ya göçmek durumunda kalırlar. Bu taşınmanın üzerinden tam 15 yıl geçer. Ve artık çocuklar büyümüşlerdir. Mirza, babası gibi polis olur. Gülfem ise Ankara’da, yani çocukluk arkadaşı olan Mirza’nın yaşadığı şehirde Hukuk Fakültesini kazanır. Gülfem aile büyüklerinin vasıtası ve ısrarları üzerine, Mirza ve onun ailesi ile yaşamaya başlar. Yıllar önce ayrılmak zorunda kalan Gülfem ve Mirza, yıllar sonra tekrar bir arada olabilmeyi başarabilecekler miydi?
devam ediyor 1g önce güncellendi Erel
@ineffable3107
Okuma
27.04k
Oy
2.79k
Takip
241
Yorum
1.39k
Bölüm
35
Yavuz, bana elindeki tableti uzattığında ona baktım. “Bu ne?” “İzle.” Gösterdiği görüntüyü izledikten sonra birkaç kez daha izledim. İnanmak istemedim, bu görüntüye. Çünkü, bu görüntüdeki kadın benim sevdiğim olamazdı. Bana ihanet edemezdi, yanlıştı. Belki de yalandı da. Tableti geri uzattığımda sessiz kaldım. Masaya parmaklarımı tek tek vurarak düşünmeye çalıştığımda aklıma hiçbir şey gelmedi. Neden? Niye? “Ne yapacağız?” diye sormuştu birisi. Ben de bilmiyordum. İlk defa bir şeyi bilmiyordum ve bilmek istemiyordum. “Aradığımız kişi-“ “Zeynep Hena Erçin.” dedim, ondan önce. “Düşmanım ve aynı zamanda da sevdiğim kadın, biliyorum.” Eğer böyle bir şey yaptıysa, sonu ölümdü.
devam ediyor 1a önce güncellendi ELİZA
@yzrsitare
Okuma
16.36k
Oy
1.01k
Takip
168
Yorum
117
Bölüm
55
"Yemin ederim meleğim... Aldığım her nefeste, özlemin kalbimi yakıyor..." "O cennetin kapısında bekleyen bir melekti ama şeytan kanatlarını yaktı..." BU KİTAPTAKİ KİŞİ VE KURUMLAR HAYAL ÜRÜNÜDÜR
devam ediyor 3h önce güncellendi VİSAL
@nathaliepall
Okuma
26.84k
Oy
2.65k
Takip
948
Yorum
1.37k
Bölüm
28
Canını kaybettiği gün özgürlüğüne kavuşursa bir insan ne gelir başına ya da kimin başına ne getirir? Hiç keşfetmediği yerleri başka bir kişiliğe bürünmüş bir kadın keşfetmeye kalkınca gideceği yeri ya kana bular ya da kan olur... Bir baba onu öldürmeden canını aldıysa bir daha birine güvenebilir mi? Kendi mi yara olur yoksa yara mı açar? Küçük Dide büyür mü? -Büyür... -Ama aynı kalmaz, Ahsen Dide olur...
devam ediyor 4a önce güncellendi ZÜMRA
@sahrakendirci
Okuma
61.16k
Oy
4.02k
Takip
979
Yorum
185
Bölüm
41
Hayatında tüm zorluklara kendi başına göğüs germiş ,kanayan dizlerini tek başına saran bir KADIN; Zümra GÜMÜŞAY. Sevmelerin en çok yakıştığı bir ADAM; Aslan HANCIOĞLU. "Aşk hafızım, iki yüreğin birbirinde soluklanmasıdır."
devam ediyor 8a önce güncellendi KAÇIŞ YOLU
@silinen39653
Okuma
14.72k
Oy
757
Takip
623
Yorum
176
Bölüm
38
Bir anda boğazımdaki düğüm daha da sıkılaştı, gözyaşlarımı bastıramıyordum artık. Ne olduğunu anlamadan, tutmaya çalıştığım her şey çözülüverdi, gözyaşlarım akmaya başladı. Özal bunu fark ettiğinde kaşlarını çatarak hafifçe güldü. "O kadar sinirlisin ki ağlıyorsun," dedi alaycı bir sesle. "Cevap ver, Nehir. Başka biri olduğunu düşündüğün için mi üzgünsün?" Yüzümü kavradı. Elinin sıcaklığı buz gibi tenimi yakıyordu. Baş parmağı gözümün hemen altını okşadı. Yaşın bıraktığı ize dokunduğunda içimdeki tüm kırgınlıklar, öfke ve acı daha da derinleşmişti. Sonunda, belki de biraz yumuşamış gibi gözüküyordu; tutuşunu gevşetti ama yüzümden ellerini çekmedi. "Bu yüzden kaçtın demek."
devam ediyor 2g önce güncellendi LÂL -EHVENİŞER-
@_ssaree_
Okuma
8.04k
Oy
595
Takip
226
Yorum
113
Bölüm
61
Kitabın Kitappad`de yayınlanma tarihi: 19.09.2024 Kitabın Wattpad`de yayınlanma tarihi: 07.07.2021 "Sadece bir şeyi merak ediyorum. Neden ben?" dedim. Son sözcüklerimde sesimin titremesine engel olamamıştım. Gözlerim hala daha doluluğunu koruyordu. Sertçe esen rüzgarın şiddeti iyice artarken bedenimi esir alan titremenin onda biri bile Ares de yoktu. Bedenimdeki titremeyi görmezden gelerek ondan gelecek herhangi bir yanıtı sabırla bekledim. Gerçekten de merak ediyordum bende ne görmüştü de bu oyunda beni seçmişti kendine oyuncak olarak. Hangi özelliğim onu cezbetmişti? O gecede de söylediği gibi dış güzelliğim miydi onu cezbeden yoksa kullanılmaya müsait berbat, kimsesiz kaldığım hayatım mı? Çökmemesi adına büyük bir dirençle dik tutmaya çalıştığım omuzlarımı biraz daha dikleştirirken en az benim kadar Kubat da merakla ondan gelecek herhangi bir yanıtı bekliyordu. Demirden suretini benden çekmeden ruhsuz bakışlarla bana bakmasını sürdüren Ares`in en sonunda dudakları aralandı. Acımasızca çıkan sert ses tonuyla bedenimdeki titremeyi şiddetlendirmek istercesine konuştu. "Ben yalnızca ayağıma kadar gelen bu fırsatı değerlendirmek istedim. Plan zaten hazırdı sense tamamıyla bir piyondun. Seninle bir alakası yok durumun, iyi bir fırsattın sadece o kadar." Sol gözümden iri bir yaş firar etti sözleriyle. Doğru, ayağına kadar gitmiştim değil mi? Benimle alakalı bir durum değildi, ben iyi bir fırsattım sadece o kadar. Öyle mi? Lavinia Aral. Ares Sancaktar. Bu kitap da başrol her zaman kadınlardır çünkü onlar her daim umudun yansımasıdır. !! Bu kitap 2019 yılında şahsım tarafından kurgulanmış bir kitaptır. Yazımına 2020 yılında başlanılıp ilk kez 2021 yılında yayınlanmaya Wattpad platformu üzerinden başlanmıştır. Herhangi bir iftira ve çalıntı dahilinde hukuki yollara başvurulacaktır.!!
tamamlandı 2a önce tamamlandı Girdap
@ineffable3107
Okuma
270.69k
Oy
14.9k
Takip
2.47k
Yorum
4.75k
Bölüm
66
“Arkadaş arkadaş gezebiliriz niye ki?’’ Maksadım onu kızdırmaktı. Buna sinir olduğunu biliyordum. ‘’Demek arkadaş.’’ Kafamı salladım. ‘’Hıhı.’’ Parmakları ona dolanmış ince kollarımda gezdi. ‘’Arkadaşlarına böyle mi yaparsın?’’ Çok fırsatçı bir adamdı. ‘’Ya da kilitli bir odada dudak dudağa mı gelirsin?’’ Bu iyice yutkunmama sebep oldu. ‘’Yatağına gelir misin, aynı yastığa sığacak kadar yakın uyur musun?’’ ‘’Düşünülür.’’ Dedim ince sesimle. İyice eğildiğinde bacaklarımın aralanması onu bana daha çok yaklaştırdı. ‘’Hiçbir arkadaşın sana bunu yapamaz, anladın mı?’’ Keskindi. Sertti. ‘’Seni düşünemezler.’’ Bu nereye bağlanacaktı çok merak ediyordum. ‘’Öyle mi?’’ ‘’Öyle.’’ Deyişi bile kendinden emindi. İnce parmaklarım ensesinde gezindiğinde hoşuna gittiğini anlıyordum. Birbirimizin üstünde çok etkimiz vardı. Hoşlanıyorduk belli ki. ‘’Peki,’’ gözlerinin içine baktım ‘’arkadaş, arkadaşı öper mi?’’ Hiç düşünmedi. Beni sertçe öptüğünde dudaklarım alev aldı. 04.08.2024
tamamlandı 2a önce tamamlandı Tepetaklak
@sudesi
Okuma
29.31k
Oy
2.37k
Takip
528
Yorum
606
Bölüm
41
Evet, her şeyin bir bedeli olurdu. Üniversite değiştirip abimin evine taşınmanın da elbette bir bedeli olacağını biliyordum. En azından bir süre için. Ama ev arkadaşının da bu bedellerden biri olacağını düşünmemiştim. Zade Walkers hayat boyu nefret ettiğim tek kişiydi. Öyle kalmasından da memnundum. Ama onunla aynı evde yaşamak zorundayken nefretimi de kendime saklamak zorundaydım. En azından şimdilik... "Her şey tepetaklak oldu! Ondan nefret etmiyordum, ona aşık olmuştum"
devam ediyor 2h önce güncellendi ZALİM
@hadizade
Okuma
69.05k
Oy
3.7k
Takip
2.29k
Yorum
1.11k
Bölüm
36
"Sen nasıl bir insansın ya?!" Diye bağırdım. "Böyle biriyim, çünkü sen kibarlıktan anlamıyorsun." Kendimi tutamadım ve yüzüne tükürdüm. Gözlerini kapatıp açtı ve ensemi bırakıp, polisler gelmeden önce üzerime zorla giydirdiği boğazlı krem rengi kazağın eteklerini tuttu. Başımı iki yana salladım ama tek bir saniye bile izin vermeden kazağın eteklerini yukarıya çekip üzerimden çıkardı. Şimdi sütyenle kalmıştım ve göğsüm körük gibi inip kalkıyordu. "Karşı geldikçe zarar gören sen olacaksın, bu gece olanlar sana bir ders olsun. Bir daha böyle rezil etmeye kalkma kendini!" Eğilip hemen yerdeki kazağı aldım ve göğsümün üzerine bastırdım. "Sen ne terbiyesiz, ahlaksız, insafsız bir adamsın ya? Hiç mi acıman yok? Ne dediysen yaptım işte! Yeter artık bitsin bu zulüm, öldüreceksen de öldür artık! Korkmuyorum!" Bir anda üzerime gelince geriye çekilip, tekrar merdivenlerin kenarına yaslandım. Yüzüme eğilip, ellerimle sıkı sıkıya kendime bastırdığım kazağı tutup çekti. Vermemek için direndim, sonunda o kazandı ve kazak yeniden yeri boyladı. Ellerimi göğsümde çaprazlayıp kendime etten kemikten bir kalkan yaptım. Bu bir çocuğun kendini korumak için yaptığı kalkan gibiydi ve maalesef hiçbir işe yaramadı. Nefesi kulağıma döküldü. "Korkmuyorum diyorsun ama hareketlerin buna zıt. Farkındasın değil mi? İstesem her şeyi yapabilecek güce sahipken seni yaşattığımın farkındasın, şikâyet etmeyi bırak ve yaşadığına şükret." Sanki lütuf eder gibiydi. "Ben seni kurtarmaya çalışırken, sen ikimizi de bitirmeye çalışıyorsun." Gözlerimi yenilginin öfkesiyle kapadım. Yanaklarımdan süzülüp göğüslerime dökülen damlaları tutmaya çalışmıyordum artık. Gözlerimi açıp öfkeli gözlerine baktım. Eğilip kolunun altından geçtim ve hızlı adımlarla salona doğru gittim.
Loading...