> “Onu her gördüğümde, içimde bir şeyler çöküyordu. Göz göze gelmememiz gerekiyordu… ama zaten kalbim çoktan onun adını ezberlemişti.” Lidya Aksoy, hayatını kurallar içinde yaşamaya alışmış, mantığını duygularının önüne koyan bir kızdır. Ta ki Ege Karaca eve girene kadar… Abisinin en yakın arkadaşı. Aileden biri kadar yakın. Lidya için tamamen yasak bölge. Ama bazı şeyler gözlerden kaçmaz. Gözlerin dili, kalbin sesi olur. Ve bazen en doğru bildiğin şey, en büyük yanlışına dönüşür. İki kalp. Bir yasak. Sessizce büyüyen bir aşk… "Abimin Arkadaşısın, Kalbimin Değil", yasak aşkın kıyısında, kalp ile akıl arasında sıkışıp kalanların hikâyesi

Tam 10 sene sonra kardeşim olduğunu öğrendikten sonra polis olmaya karar vermiş ve ardından kardeşini tesadüfle 10 sene sonra bulan bir abi… Selammm. Ben Sümeyye Erva.Genellikle çevremdekiler serva derler siz bana istediğiniz şekilde hitap edebilirsiniz. Yeni ve ilk kitabımı umarım beğenirsiniz. Kitabıma vakit ayırıp okuduğunuz için çok teşekkür ederim iyi okumalar🫶🏻😻🧸

Kişilikleri birbirinden çok farklı üç kız ve onların hayatının kesiştiği nokta...

Bazı ruhlar vardır kayıptır... Kimisi bir başka ruhla kaybolur kimisi lekeyle. Bazı geçmişler vardır gitmez... Kimisi unutmayı ister kendini bulur.

“Bir arkadaşın gidişiyle başlayan boşluk, yıllar sonra Yasmin ve Doruk’un beklenmedik bir dönüşüyle kapanır mı? Sessizliklerin, yarım kalan sözlerin ve kırık kalplerin arasında bir umut doğar. Bu hikâye, Yasmin ile Doruk’un terk edilmişlikten kavuşmaya, kayıptan tamamlanmaya uzanan yolculuğu… Geçmişin izleri, en derin yaraları iyileştirir mi? Ve ‘ev’ dediğimiz şey aslında neydi?”

Hikayeler üçe ayrılırdı. Giriş. Gelişme ve sonuç. Giriş korkutucu olmuştu. Düşünülmesi gereken bir konuydu. Herşeyi düşünmek tartmak gerekirdi. Ama kabul etmekten de başka çaren de olmaz. Böyle olurdu zaten yapmak zorundasın ama yapmamalısın. Gelişme ise her zaman iyi geçerdi. Mutlu. Hayaller gerçekleşiyor gibi. Bütün mutluluklar vardır. İçinde ayrı bir sevinç yaşarsın. Mutlu aile tablosu. Sonuç ise her zaman korkunç tu. Kendinizi bir ucurumun kenarında hayal edin. Atlamak istemezsiniz ama atlamaktan başka çareniz yok. Korkarsınız ama bunun hiçbir faydası olmaz. Benim hayatım o şekilde devam etmişti. Korkmustum önce atlamaya. Ama anlamıştım. Havada süzülürken mutlu olmuştum. Korkacak bir şey de yokmuş demiştim. Ama sonuç belliydi. Bu uçurumun dibi zifiri karanlıktı. Ve o karanlık beni içerisine yutmak için hazırlanıyordu. Mutluluğum bir anda yok olmuş ve o karanlıkta hapis olmuştum. Ben Ezel Solmaz Havada süzülürken kurduğum hayaller benimle beraber zifiri karanlıkta yok olmuştu.

Bir iddianın bizi bu hallere getireceğini kim bilirdi ki?

"Muazzam bir ihtimalsin. Gökyüzüne dokunmak gibi. Tüm maviliklere sahibi olmak gibi. Hani nasıl desem, "mutlu olmak" gibi.

Olaylara hiç arka kameradan bakmadiniz demi

Kaderin bir pusuyla ayrı bıraktığı çocukluklar yıllar sonra BİR NEFRETLİK MESAFE kadar uzak olcaklar...

Bir kızın korumasına aşık olma hikayesi...

Efsun Nil Bilgen, her kızın yaptığı gibi sadece aşık olmuştu. Ama yalnış birine abisinin arkadaşına. Aşkını itraf etmeye cesaret ettiğin de beklemediği bir cevap almıştı. "Sen benim kardeşim gibisin Efsun." Peki reddedilişten 5 yıl sonra tekrar karşılaşsalar ne olur? O zaman okuyun ve öğrenin...

Aykız dışardan sakin görünen ama içinde fırtınalar kopan bir kişi bu fırtınaları görebilen tek kişi onu seven kişi Aykız hep Ayın yanına uğrayıp duygularıyla yüzleşecek

"Beni yazacağın en güzel söze sakla, Bulut."

Bir kızın ailesi tarafından zorla evlendirilmesi

Kayra 20 yaşında spor hocası, motor aşığı ve keman derlesi veren pek bir enerjisi olmayan fakat evlatlık edinildiği ailesiyle yasaması gereken o kişi! Ama bir gün telefon çalar ve biyolojik ailesinin olduğunu öğrenir. 5 abi ve 1 kardeş ile hayatı nasıl değişecek merak ediyorsan gel! İyi okumalar🫶🏼 Hee bölüm bir okuyucuma ithafen yazıyorum🌸

İki çocukluk aşkını anlatan bir kurgudur. Balın Dolunay ve Uzay Pars ne kadar birbirinden nefret etse de zamanla birbirilerine olan aşkını fark edecekler. Bu sırada hâlâ birbirlerini sevmiyormuş gibi yapacaklar taa ki Balın ve ailesi İzmir`e taşınana kadar... Dikkat içinde küfür ve tetikleyici şeyler içerebilir! Başlangıç: 09.03.2025 Final: 28.08.2025

Normal bir okul günüydü ta ki Eliz, Yasmin, İdil, Işık, Arel, Pars, Rüzgâr ve Toprak okulda mahsur kalana kadar. Dışarıdaki dünyanın karantinaya alındığını öğrendiklerinde hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Okulun kapıları kilitli, pencereler mühürlüydü. Bir zamanlar rakip olan bu iki grup şimdi hayatta kalmak için birleşmek zorunda. Peki, bu sekiz genç, duvarların ardında sıkışıp kalmışken dışarıdaki kaostan kurtulabilecek mi? Yoksa okul, onların son sığınağı mı olacak?

Yanlış bir gruba eklenmekten en fazla ne zarar gelebilirki...

Bu kitap gecmişinin tutsağı olan ve geleceğe esir düşenlere gelsin...

“Ece ve Leyla, birbirine tahammül edemeyen iki düşman. Ama her çatışma, onları farkında olmadan birbirine biraz daha yaklaştırıyor. Bazen en büyük kavga, en güçlü aşka dönüşür.”

Çocukluğundan beri tek gerçek aşkı olan Ensar`ı başına gelen bir olay sonucu unutmak zorunda kalan Ela, terk ettiği İstanbul`a iş sebebiyle geri döner ve unutulan, geçmişte kalmış bu hikaye yeniden başlar.

Yeni bir liseye geçtim en fazla ne olabilir

"Murat, Uzay ve Ata o lise zamanında birlikte olmasaydık, ben cesaret edip şarkıcı olmazdım. Hayatım ve cesaretim için teşekkürler."

Haritalarda bulamayacağınız ama kalplerde iz bırakan bir kasaba; Saklıca... Saklıca`nın terzisi Sami Ata ömrünü tek bir sırla yaşamaktadır. Çocukluk aşkı Narin. Narin`in hayalleriyle kasabadan ayrılışı, yıllar sonra dönüşü ve ardında bıraktığı kırık kalpler... Bir yanda sadakatle bekleyen Sami Ata bir yanda geçmişin gölgesinde büyüyen büyük bir sevda. Zaman geçer, insanlar değişir ama bazı duygular hep ilk günkü kadar tazedir. Peki aşk mı doğruyu seçer, yoksa doğru olan mı aşkı? Saklıca okuyucusunu bu soruyla baş başa bırakıyor. Kalplere dokunan bu nostalji kasaba masalında; aşkı, dostluğu, özlemi ve hayatın en keskin seçimlerini bulacaksınız.