TAKİP ETTİĞİ KİTAPLAR
tamamlandı 1y önce tamamlandı BİR TUTAM KAHVE KOKUSU
@eelliiffiippeekk
Okuma
192.37k
Oy
10.55k
Takip
1.21k
Yorum
1.52k
Bölüm
80
Galip`in kopardığı düğme Eylül`ün ayaklarının dibine düşerken Galip gözlerini Eylül`ün gözlerinden ayırmadan, "Evet çok kalın kafalıyımdır! " diyerek bir düğmesini daha kopardı. "Laftan da anlamıyorum! " demesiyle bir tane daha kopardı. "Sözden de anlamıyorum! " ve bir tane daha. "Oldukça kabayım! " bir düğme daha yeri boyladı. "Zorbayımda aynı zamanda! " son düğmede yerle buluşurken, Galip yüzünde yaptığından gayet memnun bir ifadeyle Eylül`ün gömleğini kollarından sıyırdı. Eylül çattığı kaşları ve sıktığı dişleriyle bakarken burnundan soluyordu. "Başın göğe erdi mi?! " diye sordu sinirle. "Daha değil. " diyen Galip`in elinden Eylül`ün kurtuluşu yoktu artık. Bazen ne yaparsanız yapın hayat size dönüp tebessüm bile etmez. Hele ki bir sonbahar Eylül-seniz.
devam ediyor 1y önce güncellendi Kayıp Ruhlar Çetelesi
@lilithstear
Okuma
714
Oy
36
Takip
64
Yorum
20
Bölüm
5
Ağzımdan boğuk bir inilti çıktı. "Sana teslim olacağımı sanıyorsan, çok uzun bir süre beklemen gerek. Bu da senin pek işine yaramaz. Öyle değil mi?" Dedim nefes nefese İğrenç bir şekilde sırıttı "seni sonsuza kadar bile beklerim güzelim. Ama gerek yok, sen başından beri bana teslimsin zaten." O gün gerçekten bir psikopatla tanıştığımın farkına vardım. Onun sınırları yoktu. Kalbi taştan, ruhu şeytanın küllerinden yapılmaydı. O kötüydü, gaddardı, uyanıktı. Ama asla benim kadar kurnaz değildi. Benim zihnimde onun emirleri geçersizdi. Kuklası değildim ve olmayacaktım da. Oyun, ben istediğimde başlayacaktı ve ben ne zaman istersem o zaman bitecekti. Şimdi, hazırsanız oyunu başlatıyorum. 071221
devam ediyor 1y önce güncellendi Düşünceler Cehennemi
@silinen50315
Okuma
0
Oy
0
Takip
12
Yorum
0
Bölüm
0
Kendi dünyasında her şeyin yolunda gittiğini sanan Eliz, bir gece öğrendiği gerçeklerle sarsılır ve tüm hayatını geride bırakır. Yaşadığı korkunç olayın ortasında bir adamla tanışır ve kendini onun peşinde bulur. Ona güvenmemesi gerektiğinin farkındadır ama ne yapacağını bilemez halde onu takip ederken kendisini bir anda şehrin Yasak Bölgesi TİAZZA`nın önünde bulur. Buraya girdiğinde bir daha çıkamayacağını bilir. Gidecek başka bir yeri olmayan genç kız, kendisini kurtaran adamın zoruyla Tiazza`ya adım atmak zorunda kalır. Ardında kalan oyunlardan ve düşmanlardan habersiz olan Eliz`i Tiazza da yeni bir hayat bekler. Her şeyin bir nebze düzeleceğini sanan Eliz, tüm gerçeklerle daha da sarsılacaktır. "Burası..." derken sesimin titrediğinin farkındaydım. Nefes almak zorlaştı ve bir anlığına gözlerim karardı. Kötü insanlardan kaçmama yardım eden adam aslında kötünün ta kendisiydi ve o an ben bir şeytanla anlaşma yapmıştım. Üst dudakları yukarıya doğru keyifle kıvrıldı. Halinden oldukça memnun görünüyordu. Dudakları aralanırken ortaya attığı sözler bomba etkisi yarattı. "Tiazza`ya hoş geldin kaçak!" NOT : Tiazza herhangi bir ülkede bulunan bir mahalle/cadde/ bölge vs. bir yer değildir. Tamamen benim hayal gücümle uydurduğum bir isim ama siz kendi yaşadığınız şehirde bir yermiş gibi hayal edebilirsiniz.
devam ediyor 12a önce güncellendi Merhamet'in Siyahı
@yazbulutlari
Okuma
1.04k
Oy
43
Takip
40
Yorum
14
Bölüm
6
" Soyun karşımda yapabilir misin yaşamak için? Yapmak zorundasın istesende istmesende çünkü ben istiyorum. Ve unutma sen benimsin, bana aitsin. Kavradığı kolumu sıktı, ağlamak istiyorum ama yapamam onun karşısında çaresiz gözükemem. "Biliyor musun? Kalp hırsızlarını hiç acımadım aynı diğer insanlara acımadığım gibi. Ben bu zamana kadar masumların canını yakanın eceli oldum. Aşk masum değildir. Aşk aslında benim gibi katildir. Sadece bir kenarda bekler ve öldürür. Aynı benim yaptığım gibi tek fark ben insanların istediği kişiyi öldürüyorum. Beni sevme, senin katilinin olurum küçük hanımefendi. Ve şimdi merhamet bekleme benden, kendime bile merhametim yok. " " Sana aşık olacağımı sanıyorsan yanılıyorsun katil" Sesim gür çıkmıştı, ben bile bunu beklemiyordum. Kaşlarını çattı, sıktığı kolumu bıraktı. " Öyle bir aşık olacaksın ki, sen bile şaşacaksın. " Asla, onu bu düşünceye iten neydi böyle. Benim güzel bir ilişkim vardı zaten. Beni kendine çekti. Kalbim hızlanmıştı yine. " Kalbinin atışı aynı sonsuz bir melodi gibi, sadece benim için çalan. O kadar güzel ki" Afaladım, bir yandan severken bir yandan öldürüyordu. " Sana ait olmayacağım" Buna sinirlenmişti. " Bu geceden sonra benimsin küçük hanımefendi" Kendimi geriye doğru attım, hayır bunu yapamazdı. O kadar da kötü biri olamaz. Bana doğru gelmeye başladı. Duvarın soğukluğunu belimde hissedince kaçacak bir yerim olmadığını anladım. " Yapma" Beni dinlemedi, üstümdeki giysileri bir anda çıkarttı onun karşısında tamamen savunmamızdım. Ağladım, yalvarır gözlerle ona baktım ama umursamadı. Elini teninde hissettiğimde herşeyin geç olduğunu anladım. " Ağlma küçük hanımefendi, sadece benim olacaksın o kadar" Cinsellik içerebilir. sahneler olacaktır. Şiddet içerir. Ona göre yorum yapınız. İyi okumalar 😶‍🌫
devam ediyor 8a önce güncellendi Buz ve Çiçek
@sudesi
Okuma
18.39k
Oy
1.48k
Takip
487
Yorum
229
Bölüm
27
Buz kütlesi gibi bir adamla aynı yerde çalışmak zorunda kalan inatçı bir kadının tutku dolu ve eğlenceli hikayesi. Kadın, adamın buzdan duvarlarını kolayca eritebilirdi belki ama adam onun inadını o kadar kolay yenemeyecekti.. Gözlerine bakarken aklımda tek bir düşünce vardı. Onun da aklından geçenin aynı olduğunu biliyordum. Bakışlarım dudaklarına kaydığında nabzım hızlandı. Belimi kavrayan eli sıkılaştı ve vücudumu kendi vücuduna dayadı. Gözlerinde alev alev yanan bir şey vardı. Dudaklarımızın arasında milimler kalana kadar yaklaştı. Sıcak nefesi dudaklarımı okşarken "Çok güzelsin" diye fısıldadı. "Aynı zamanda tehlikeli" Hafifçe gülümsedim. "Tehlikeli mi?" Diye fısıldadım. "Neden?" "Beni kendine aşık edecek kadar tehlikelisin
devam ediyor 1y önce güncellendi 666 texting
@hadizade
Okuma
58.03k
Oy
1.86k
Takip
4.05k
Yorum
488
Bölüm
4
Patron: Yanımdayken böyle konuşamıyordun, uzaklaşınca sana bi` cesaret geliyor galiba. Ben: Diyelim ki, yanında seninle böyle konuştum. Deli gibi kızdırdım, hiç sevmediğin şeyleri yaptım, kötü sözler söyledim. Ne yaparsın? Patron: Kendini ... bulursun. Gözlerim kocaman açıldı, hatta bacaklarım istemsizce titredi ve başımı kaldırıp dehşet içinde ona baktım. O ise telefonunu kenara bırakıp, gözlerimin içine bakarak gömleğinin düğmelerini birer birer çözmeye başladı...
devam ediyor 1y önce güncellendi ZALİM
@hadizade
Okuma
16.58k
Oy
897
Takip
2.32k
Yorum
341
Bölüm
4
"Sen nasıl bir insansın ya?!" Diye bağırdım. "Böyle biriyim, çünkü sen kibarlıktan anlamıyorsun." Kendimi tutamadım ve yüzüne tükürdüm. Gözlerini kapatıp açtı ve ensemi bırakıp, polisler gelmeden önce üzerime zorla giydirdiği boğazlı krem rengi kazağın eteklerini tuttu. Başımı iki yana salladım ama tek bir saniye bile izin vermeden kazağın eteklerini yukarıya çekip üzerimden çıkardı. Şimdi sütyenle kalmıştım ve göğsüm körük gibi inip kalkıyordu. "Karşı geldikçe zarar gören sen olacaksın, bu gece olanlar sana bir ders olsun. Bir daha böyle rezil etmeye kalkma kendini!" Eğilip hemen yerdeki kazağı aldım ve göğsümün üzerine bastırdım. "Sen ne terbiyesiz, ahlaksız, insafsız bir adamsın ya? Hiç mi acıman yok? Ne dediysen yaptım işte! Yeter artık bitsin bu zulüm, öldüreceksen de öldür artık! Korkmuyorum!" Bir anda üzerime gelince geriye çekilip, tekrar merdivenlerin kenarına yaslandım. Yüzüme eğilip, ellerimle sıkı sıkıya kendime bastırdığım kazağı tutup çekti. Vermemek için direndim, sonunda o kazandı ve kazak yeniden yeri boyladı. Ellerimi göğsümde çaprazlayıp kendime etten kemikten bir kalkan yaptım. Bu bir çocuğun kendini korumak için yaptığı kalkan gibiydi ve maalesef hiçbir işe yaramadı. Nefesi kulağıma döküldü. "Korkmuyorum diyorsun ama hareketlerin buna zıt. Farkındasın değil mi? İstesem her şeyi yapabilecek güce sahipken seni yaşattığımın farkındasın, şikâyet etmeyi bırak ve yaşadığına şükret." Sanki lütuf eder gibiydi. "Ben seni kurtarmaya çalışırken, sen ikimizi de bitirmeye çalışıyorsun." Gözlerimi yenilginin öfkesiyle kapadım. Yanaklarımdan süzülüp göğüslerime dökülen damlaları tutmaya çalışmıyordum artık. Gözlerimi açıp öfkeli gözlerine baktım. Eğilip kolunun altından geçtim ve hızlı adımlarla salona doğru gittim.
tamamlandı 7a önce tamamlandı Takinti
@ela_nur_karadas
Okuma
84.67k
Oy
3.61k
Takip
965
Yorum
532
Bölüm
43
Babasının kumar borcu yüzünden hiç tanımadığı bir adama satılan Havin`in aslında 2 yıldır takıntılı bir mafya ile evleneceğin den haberi yoktu...
devam ediyor 2a önce güncellendi Bedenlere Tutsak
@sedefyyy5252
Okuma
12.96k
Oy
941
Takip
200
Yorum
484
Bölüm
53
İki kız kardeşin acılarla dolu hayatı. Onların hayatlarını mahveden iki erkek kardeş. Bu mahkumiyet ne zaman bitecek? İki kız kardeş ne zaman özgürlüklerine kavuşacak? Ve bu kaçış nerede son bulacak? İki Türkmen kız kardeş olan Hümeyra ve Hazel`in zorluklarla dolu kaçış macerasına hepinizi davet ediyorum. Biri gidecek diğeri kalacaktı. En kötüsü de ikisi de acı çekmeye devam edecekti. Bu Hümeyra ve Hazel`in zorluklarla dolu hikayesiydi. Oy ve bol bol yorum atmayı unutmayın lütfen. 😊🔥 🌸🌸🌸
devam ediyor 1y önce güncellendi Buz Yanığı
@esranurozer
Okuma
493.03k
Oy
22.54k
Takip
3.88k
Yorum
4.9k
Bölüm
80
"SENİN DERDİN NE?" diyerek bağırdım karşımda beni sinir eden adama, ağlamamak için kendimle mücadele veriyordum. Ama nafile bir mücadele olmuştu. Çünkü, gözyaşlarım yine bana ihanet ederek, yanaklarımdan aşağıya süzülüyordu. Arkası dönük olan Melih, bir hışımla bana döndü ve "Ne dedin tekrarlasana" dedi. Sağ dudağı yukarıya doğru kıvrılmış, ela gözlerinde küçümseyici bir bakış vardı. "Senin derdin ne?dedim." dişlerimin arasından. aslında avaz avaz bağırmak istiyordum, ama sadece sinirden dişlerimi sıkmakla yetinmek zorunda kaldım. " Ben senin kölen değilim... Bana emirler yağdırıp durma. " Oldukça öfkeliydim ve ağzımdan çıkanı kulaklarımın duymasını isteyecek hiç değildim. Melih, hızlı adımlarla aramızdaki mesafeyi kapattı. "Ahu, hep unutuyorsun... Ben sana istediğim gibi davranırım." Ela gözleri, en koyu rengini almış tehlikeliyim diye bas bas bağırıyordu. "Davranamazsın" dedim. Cılız ve kısık bir sesle, cevap vermedi. Gözleriyle, gözlerimi işgal etmeye devam etti. Arkasını dönüp çıkışa doğru ilerledi. Nereden geldiğini bilmediğim bir cesaretle; "ASLA SENİN İÇİN GÜLMEYECEĞİM! YÜZÜMDE ASLA SANA AİT BİR GÜLÜMSEME OLMAYACAK!" diyerek haykırdım.Melih, olduğu yerde bir süre durdu. Bir anda bana dönüp, ateş saçan ela gözlerini, kahve gözlerime dikti. "Ben, bencil bir adamım Ahu. Benim için asla gülmeyecek bir kadının... Gözyaşlarını bile istiyorum." Ölüm kokan bir ses tonuyla "GÖZYAŞLARI BİLE SADECE BANA AİT OLSUN İSTİYORUM."
Loading...