26. Bölüm

26. Bölüm

celikk
celikk9822

Yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayın iyi okumalar ✨️

Meriç

 

Son kez aynadaki yansıma bakıp memnun bir şekilde gülümsedikten sonra şifonyerin üzerinde duran cüzdanımı ve silahımı aldıktan sonra odamdan çıktım. Bugün sanki Yağız'ın evine ilk defa gidecekmişim gibi bir heyecan vardı üstümde. Kırk defa kıyafet falan değiştirmiştim, o derece bir heyecandı.

 

Salondaki sehpanın üstünde duran çiçekleri de almadıktan sonra evden çıktım.

 

Yağız'ın dairesinin önüne geldiğimde derin bir nefes alarak kapıyı çaldım. Birkaç dakika sonra kapı açıldığında kocaman gülümsemiştim. Yağız'sa benim aksime biraz zoraki bir şekilde gülümsemişti.

 

"Bir şey mi oldu?"

 

"Söyleyeceğim ama kızmayacaksın."

 

"Tamam kızmayacağım."

 

"Söz mü?"

 

"Bu kadar endişeli olduğun ve direttiğin için kızmayacağıma söz veremem."

 

Yağız bir şey diyemeden içeriden gelen erkek sesiyle gözlerimi kocaman açmıştım.

 

"Yağız nerede kaldın?"

 

"Okan mı o?"

 

"Haber vermeden geldi. Yemek yer gider zaten. Bir tatsızlık çıkmasın lütfen."

 

"Çıkmaz çıkmaz."

 

Elimdeki çiçekleri Yağız'a verdikten sonra ayakkabılarımı çıkarıp ayakkabılığa koyduktan sonra montumu da çıkarıp askılığa astım.

 

Okan denen herif bize arkası dönük koltukta oturduğu için daha beni görmemişti. Yağız da odasına gidip çiçekleri bıraktıktan sonra yanıma geldi.

 

"Miniğim ve türevlerini derse onu buraya gömerim."

 

"Hani tatsızlık çıkmayacaktı."

 

"Ha sen ona inandın."

 

Yağız sesli şekilde nefes verirken ben de Okan denecek herifin yanına gitmiştim. Onun yanındaki ikili koltuğa oturdum.

 

"Okan yüzbaşım sizde buradaymışsınız. Ne kadar süpriz oldu."

 

"Benim arkadaşımın evi. Asıl senin burada olman büyük süpriz."

 

Lan avanak sevgilim o benim.

 

"Komşu sayılırız komutanımla. Sık sık birbirimize gider geliriz. Değil mi komutanım?"

 

Yağız kafasıyla beni onayladıktan sonra yanıma oturdu.

 

"Meriç buldu evi de."

 

Okan eve şöyle bir bakıp "Güvenli olduğuna emin misin?" diye sormuştu. Oturduğum koltuğu kafana geçirmek vardı da.

 

"Beni tanımadan bu tarz şeyler söylemenizin bir sebebi var mı?"

 

"Senin gibileri tanıyorum ben."

 

"Benim gibileri?"

 

"Sözde asker olmak için cesaretin var ama havaya geçerek çoğu şeyden korkup kaçmışsın. Bütün gün yan gelip yatarak askeriyenin avantajlarından yararlanıyorsun."

 

"Okan!"

 

"Komutanım siz hiç yorulmayın ben hallederim. "

 

Oturduğum koltukta öne doğru gelerek "Emin ol senden daha cesaretliyim. Olmasam zaten havaya geçemezdim. Sen benim girdiğim testlerin yüzde birine girsen ağlayarak terk ederdin orayı. Ayrıca benim askeriyenin avantajlarını kullanmam için asker olmama gerek yok. Şimdi daha fazla beni sinir edecek şeyler söyleme ki ben de komutanıma saygısızlık yapmamış olayım," dedim,

 

"Aman neyse ne."

 

Okan oturduğu yerden kalkınca Yağız da ayaklanmıştı.

 

"Ben gideyim artık. Ne de olsa buradayım. Görüşürüz daha miniğim."

 

Miniğim lafını duyunca ayaklanmıştım. Yağız hemen önüme geçerek beni durdurmuştu.

 

"Görüşürüz."

 

Okan'ı yolcu etmeye gitmemişti çünkü biliyordu ki beni bırakırsa üzerine atlardım o Okan piçinin.

 

Evin dış kapısı kapandığında Yağız hızla bana döndü.

 

+18

 

"Ne yapıyorsun Meriç?"

 

"Lan adam gözümün önünde sevgilime miniğim falan diyor. Ne yapayım seyirci gibi oturup izleyeyim mi?"

 

İkimizde birbirimize bağırarak konuşuyorduk. Sanırım bu sevgili olarak ilk kavgamızdı.

 

"Bilmiyor bilmiyor. Adama saldırsan gider seni şikayet eder. Sonra merhaba sivil hayat."

 

"Gelmesin bir daha evine falan. Benimde arkadaşlarım var ama bunun gibi değiller."

 

"Kaç yıllık arkadaşımı mı evimden mi kovayım? Sakinleşip biraz mantıklı düşünür müsün ya?"

 

"Bu konuda sakinleşemem."

 

Yağız iyice dibime girerek "O kadar hazırlık yaptım. İçine ettin sağol." dedi.

 

"Ben mi ettim? Senin gereksiz arkadaşın yüzünden kavga ediyoruz şu an."

 

"Sak-"

 

O kadar yakına gelmişti ki artık dayanamamış ve onu öpmüştüm. Öpüşümle yarıda kalan sözünü umursamadan kollarını boynuma dolamıştı. İkimizde o kadar hırsla öpüyorduk ki birbirimizi sinirimizi adeta dudaklarımızdan çıkarıyor gibiydik.

 

Kısa bir an dudaklarımızı ayırıp gözlerimin içine baktıktan sonra tekrar dudaklarımızı birleştirdi. Elini yavaşça göğsüme indirdikten sonra gömleğimin düğmelerini açmaya başladı. Dudaklarımızı ayırmadan birkaç adım geriye doğru gitmeye başladığında onu durdurarak kolumu kalçasının altına getirip kucağıma aldım.

 

Nefessiz kaldığımız için istemeye istemeye istemeye dudaklarımızı ayırmıştık. Kucağımda olmasından dolayı bana üsten bakarken alınlarımızı birleştirdi.

 

Nefeslenirken çoktan odaya gelmiştik.

 

Onu yatağın üstüne bırakırken aramızdaki mesafeyi hiç bozmadım. O uzanmış bir şekildeyken benim de bir dizim yataktaydı.

 

"Yağız.."

 

"Şşş bir şey deme."

 

Gömleğimin yakalarından tutup hızla beni kendine çekti ve dudaklarımızı birleştirdi. Öyle bir açılıkla öpüyordu ki kısa bir an ona yetişememiştim.

 

Gömleğimin kalan düğmelerini de çözdükten sonra omuzdan aşağıya ittirerek üstümden çıkmasını sağlamıştı. Elini yavaşça kaslarımı okşayarak kasıklarıma doğru indirdiğinde dudaklarımızı ayırdım ve onun üstündeki tişörtü çıkardım. Yağız da kemerimi ve düğmemi açmıştı.

 

Hastalandığı zaman çekinerek bakmamaya çalıştığım bedenini bu sefer zevkle izliyordum. Elimin tersini altımda uzanan sevgilimin göğsüne koyarak yavaşça sürttüm. Yağız'ın gözlerindeki parlamayı görünce üzerine doğru eğildim ve sol göğüs ucunun etrafında dilimi gezdirdim.

 

"Meriç.."

 

Adımla inledikten sonra elini saçlarıma atarak çekiştirmeye başladı. Bir süre sağ tepeciği ile oyalandıktan sonra dilimi göğsüne sürterek diğer tarafa geçmiştim. Yağız altımda kıvranırken durumdan hoşnut bir şekilde gülümsedim.

 

Doğrulduğumda ilk işim altımdaki kıyafetlerden tamamen kurtulmak olmuştu. Yağız da kendi pantolonunu çıkarmaya çalışırken ona yardımcı oldum. Şimdi ikimizde çırılçıplak bir şekilde birbirimize bakıyordum.

 

Daha önce kadınlarla birçok kez birlikte olmuştum ama bir erkekle olmayı geçtim aklımdan bile geçirmemiştim. Bu noktaya gelene kadar gerilmemiştim ama şimdi olabildiğinden daha fazla gerilmiştim.

 

Sanırım Yağız bunu hissetmişti çünkü uzandığı yerden doğrularak dizlerinin üstünde oturur pozisyona geçmişti. Elini yanağıma koyarak yavaşça okşadı.

 

"İstersen burada durabiliriz. Seni herhangi bir şeye zorlamak istemem."

 

Tabi ki burada durmak istemiyordum. İnsan sevdiği kişi ile birlikte olmak isterdi ve ben de istiyordum.

 

"Beni bir şeye zorlamıyorsun yavrum. Ben kendi isteğimle buradayım. Sadece biraz gerildim o kadar."

 

"O zaman.. ben seni gevşeteyim."

 

Ona anlamayan gözlerle baktığımda yataktan kalkmıştı. Beni yatağa tamamen oturttuktan sonra dizlerinin üstünde yere oturdu. Elini üst bacağıma koyup yavaşça okşayarak kasıklarıma doğru çıkardı.

 

Düşündüğüm şeyi yapmayacaktı değil mi?

 

Penisimi eline aldığında tamda düşündüğüm şeyi yapacağını anlamıştım. Birkaç kez eliyle ileri geri yaptıktan sonra boydan boya yalamıştı. Bense nefesimi tutmuş onu izliyordum.

 

Bir süre dondurma gibi yaladıktan sonra ağzına almıştı. Sıcak ağzını penisimde hissettiğimde derince inleyerek elimi saçlarına götürdüm.

 

"Yağız.. Bu.."

 

İnlemekten konuşamazken O git gel yapamaya başlamıştı. Ben de bir yandan baskı uyguluyordum.

 

Gelmek üzereymiş gibi gibi hissettiğim için saçlarından tutarak yavaşça kafasını kaldırdım. Elimi yanağına koyup baş parmağım ile dudaklarındaki salyayı sildim.

 

"Böyle gelmek istemiyorum."

 

Yağız beni onayladıktan sonra ayağa kalktı. Ayağa kalkar kalkmaz elinden tutarak yatağa doğru çektim. O yatakta uzanır bir haldeyken üstüne çıkıp dudaklarımızı birleştirdim. Kısa bir öpücükten sonra işaret ve orta parmağımı dudaklarına götürdüğümde istediğimi anlamış olacak ki dudaklarını aralayarak ağzına aldı.

 

İki parmağımı da iyice ıslattıktan sonra deliğine götürdüm. Ufak bir masaj yaptıktan sonra işaret parmağını deliğinden içeriye gönderdim. İnlediğinde yüzüne baktım. Canının acımasını istemiyordum.

 

"İyi misin?"

 

"Evet.. Sadece uzun zaman olmuştu."

 

"Devam ediyorum."

 

"Hı hı."

 

Onay aldıktan sonra işaret parmağımın yanına orta parmağımı da sokmuştum. İyice alışması ve genişlemesi için birkaç kez gel git yaptıktan sonra makas hareketi yaptım. Alıştığını düşünüp parmaklarımı çıkardım. Duyduğum sızlanma sesiyle 'ne oldu?' dercesine Yağız'a baktım.

 

"Çıkarma.."

 

Dediğine gülümsedikten sonra yataktan kalktım. Pantolonumun cebinden prezervatifi aldım ve geri eski yerime geçtim. Prezervatifi penisime taktıktan sonra parmaklarımı tekrar Yağız'a uzatmıştım. O yine iyice ıslattığında geri çektim.

 

Parmaklarımın ıslaklığını deliğine iyice yedirdikten sonra pensimi deliğine dayadım. İçine girmeden önce Yağız'a doğru eğilip dudaklarına küçük bir öpücük kondurdum.

 

"Acırsa söyle. Dururum."

 

"Hayır hayır durma. Öyle daha çok acıyor."

 

"Iı pekala."

 

Bu kadar tecrübeli olması normal miydi ? Yoksa benim kıskançlık seviyem düşündüğümden fazla mıydı da biraz sinir olmaya başlamıştım?

 

Penisimi yavaşça içine itmeye başladığımda Yağız yatak örtüsünü avuçlarının içine alarak sıkmaya başlamıştı. Yarısını içine soktuğum da boğukça inledi.

 

"Meriç.. Daha fazla.. Lütfen.."

 

Yalvarışları odada yankılanırken bu sefer yavaş olmak yerine kendimi birden içine ittim Yağız bağırarak inlediğinde iyi olup olmadığını anlamak için yüzüne baktım.

 

"Hareket et.."

 

İçinde yavaşça hareket etmeye başladığımda eğilerek dudaklarımızı birleştirdim. Bir yandan onu öperken bir yandan içinde git gel yapıyordum.

 

Yavaşça dudaklarımızı ayırıp "Hızlansam senin için sorun olur?" dedim.

 

"Olabildiğince hızlı olsan daha iyi."

 

Gülümsediğinde gamzesinden öptükten sonra doğruldum. Belinden tutarak hareketlerimi hızlandırdım.

 

Odada tenlerimizin çarpışma sesiyle Yağız'ın inlemelerin yankılanması beni daha da yükseltirken hareketlerimi daha da hızlandırdım.

 

"Meriç.. Orası.."

 

Yağız'ın dediği noktaya baskı uygulayarak hızımı arttırmıştım. O da elini penisine atmış kendini çekiyordu.

 

"Meriç geleceğim.."

 

"Ben de.."

 

Önce Yağız sesli bir şekilde boşalmıştı. Ben de içinden çıkıp prezervatifi çıkardıktan sonra kendimi çekerek boşaldım. Nefes nefese Yağız'ın yanına uzandım.

 

Yağız gözlerini kapatmış bir şekilde gülerken uzanıp gamzesinden öptüm.

 

"Az önce yaşadığımız gerçekti değil mi? Rüya değildi."

 

"Sen bizi rüyanda mı görüyorsun?"

 

Bana dönerek "Sen sanki görmüyorsun." dedi

 

"Yalan yok . Görüyorum."

 

Yorganı üstümüze doğru çektikten sonra kafasını göğsüme koydu.

 

"Kaldırabildiğim tek şeyin helikopter olmadığını görmek güzeldi."

 

Söylediğim şeyden sonra Yağız kafasını kaldırıp bana kaşlarını çatarak baktı. Ben onun bu haline gülerken o göğsüme vurmuştu.

 

"Komik miydi?"

 

"Söylediğim de komikti senin tipin de komikti. Hem ayrıca hayatımda ilk defa bir erkekle beraber olmuş bir pilotum. Bırak da bunun esprisini yapayım."

 

"Doğru tamam. Komikti."

 

O da güldükten sonra dudaklarıma bir öpücük kondurup tekrar göğsüme uzandı. Yorgunluktan gözlerim kapanırken yaşadığımız anın güzelliğini düşünmekten kendimi alamıyordum.

 

Sonda dediğiniz duyar gibiyim. Valla bunlara smut yazarken niye bu kadar zorlandım, erteledim bilmiyorum🤷🏻‍♀️

 

Umarım bölümü beğenmişsinizdir minik kaplumbağalarım 🤍🐢

Bölüm : 06.10.2024 18:57 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...