Beş kişi. Beş hikaye. Bazı zamanlar, ne kadar kalabalık bir yerde olursan ol. Kendi içinde hep yalnız kalırsın. Bu kitap... sessiz kalanlara, kendileriyle savaşanlara, kırgın yüreklere, geçmişin yükünü taşıyanlara ve unutamayanlara ithaf edimiştir. Bu kitap sayesinde binlerce kırık kalbe ulaşmak dileğiyle...

Bende bilmiyom aklıma gelenleri yazıcagım kesin değil

Başarılı bir veteriner olan Mavi, Ayvalık’ta bir veteriner kliniğinin başındadır. En yakın arkadaşı Lara ve Buğra ile güzel ve imrenilecek bir dostlukları vardır. Birkaç yıl önce bir haber bile vermeden başka bir şehire okumaya giden Toprak, yeniden doğup büyüdüğü şehir olan Balıkesir’e döndüğünde onu neler bekleyecektir? Çocukluğunun aşkı Mavi, eskiden tanıdığı kadın mıdır? Mavi’nin Toprak üzerinde bıraktığı etkiler hala dün gibi taze midir?

Siz: Allah belanı versin senin Siz: serçe parmağını masanın köşesine vurursun inşallah Siz: tuvaletteyken peçete kalmasında bokunu peçetenin kartonuyla silmek zorunda kal Siz: Dünya ters dönsünde everest dağı bir yerlerine montelensin Siz: O kadar boyun var zeka sıfır Çınar: Ne pluyo ln • Kantinde onu ezen çocuğa mesaj atan Zuhal, sonrasında Çınar`ın onu merak edeceğini nereden bilebilirdi? Not: Küfür ve argo içerir

Ben annesi tarafından arkada bırakılmış bir kızım Bir yangıda annesinin onu görmesine rağmen almayıp arkada bırakılan kız rüyam yılarca babasından işkence görürü ve büyünce bir asker olur Bir asker düşünün aynı anda hem piskopat hem komik hem ciddi hem sakın hem sinir hastası işte bu asker rüyam rüyam korkmaz

Normal bir voleybol maçı iki gencin kaderlerinin birleşme noktası olur. Fatmanur her zamanki gibi bir voleybol maçına gitmişti ama bu maçta hayatının aşkını bulacağını bilmiyordu

Sumin annesinin izinden gitmek isteyen ve idol olma hayalleri kuran bir genç kızdı. Yunjun ile dans derslerine devam ediyor bir taraftan vokal eğitimleri peşinde koşuyordu. Kendisi ile aynı hayalleri paylaşan Junseo ile yolları pek çok kez kesişecekti...

Duru cana yakın birisidir ve tatlıve güzel bi kız

Karşımdaki kadın yüzündeki masum gülümseme ile bana bakıyordu. Sağ elini tokalaşmak için kaldırdı ve konuşmaya başladı. " Merhaba ben Olga." Tuhaf bir aksanla konuştu. " Merhaba bende Birce, sizi tanıyor muyum acaba?" " Ah hayır, ben annenizi böyle ortamlardan tanıyorum. Hep sizden bahsederdi . Bende bugün sizi onun yanında görünce tanışmak istedim." " Hah , anladım. Tanıştığıma memnun oldum." " Bende sonunda sizinle tanıştığım için çok memnunum. Gerçekten çok güzelsin." dedi. Mahcubiyetle başımı eğip konuşmaya devam ettim. " O sizin güzelliğiniz Olga hanım." Gerçekten çok güzel bir kadındı. Kızıl saçları ve ela gözleri ile prenseslere benziyordu. Bu sefer Olga bana gülümsedi . Ona seslenilmesi ile arkamdaki ona seslenen kişiye seslendi ve yanına çağırdı. Ben hala ona bakıyordum. "Bak birce bu adamda benim nişanlım." Bahsettiği kişiyi görmek için kafamı bize doğru gelen adama çevirdim. Gördüğüm kişiyle ağzımdan tek bir kelime döküldü. Onunda aynı şekilde. " Dmitri." " Balım."

Her şey abimin arkadaşı doktor olan Taner yerine abimin arkadaşı olan asker Tanere yazmam ile başladı ִֶָ. ..𓂃 ִֶָ🦋་༘࿐ 𓆝 𓆟 𓆞 𓆝 𓆟 ☼ 𓍼 જ⁀➴ ♡

--- “Farklı hayatlar, ayrı yollar... Ama şimdi tek bir amaç için bir arada.” --- “İki grup, tek kader. Hayatta kalmak için birleşmek zorundalar.” ---

Çocukluğundan yara almış herkese gelsin yazdıklarım… “Dolunay o gece bir çığlık attı ve gökyüzü bir daha eskisi gibi olmadı.”

Yeni sokaklar, yeni yüzler ve yeni korkular... Kimi ailesinden kaçmıştır, kimi geçmişinden... Kimi sevilmemiştir, kimi yalnız kalmak istemiştir. Kim dost, kim düşman bilinmez. Ama hepsi, aynı karanlık binada buluşmuştur.

"Kimsesiz olduğum için mi bu kadar kolay arkanı dönüp gidiyorsun?" İlk defa dile getirdiğim gerçekle boğazımdaki yumru yutkunmamı, göğsümdeki acı nefes almamı engelliyordu. Bana doğru döndü, donuk ifadesinin altında pişmanlık ya da üzüntü aramaya çalıştım ama hiçbir duygu barındırmıyordu. Ondan gelecek şeye hazırlamaya çalıştım kendimi ve o, asla duymak istemediğim o kelimeyi söyledi. "Evet."

Yaman Ali, Melih, Meyra ve Havin arasında geçen acı bir aşk hikayesi... Yaman Ali yıllarca Meyra`yı kalbinde taşımışken, Meyra yıllarını onun kardeşini sevip beklemekle geçirir. Yıllarca sevip beklediği adam, yıllar sonra başka bir kızla evlenerek döner...

.EKRG0IREKJGI0JEGIPWR

"Ben Okyanus Altınsoy...Ve ben deli değilim!" Okyanus`un karanlık bir yüzü olduğunu boğulmadan anlayamazsın.

Kalbim artık bedenime yeterli gelemiyor, nefes alamıyordum ama yinede koştum. Koştumki hayatta kalabileyim, bacaklarımı çizen dalları umursamadan ormanın içinde koştum. Kalbim atmayı bırakmış, bedenime oksijen gitmiyordu ama hayatta kalmam gerekiyordu. Ölmek istemiyor, yaşamak istiyordum. Bu yüzden bedenime alınmayan oksijeni bile umursamadan koştum, arkamdan gelen silah sesleri artarken tek amacım vardı. Sevdiğim adama ulaşmak.

Ekim ve Mert çok ilginç bir şekilde tanışırlar eskiden tanışıp hep beraber olup yedikleri içtikleri ayrı gitmezdi aileleri birbirlerini çok sevmezdi ama çocukları için birbirlerine katlanırlardı

Ormanda bir gece cinayet işlenmesi ve bunu bir köylünün sabah ormanda giderken cesedi görmesi ve bunu yetkiliye bildirmesi ...

Annesi ve babasının işi yüzünden Ankara’dan İstanbul’a taşınan Alara’nın yeni bir okula kaydolur. Çocukluk arkadaşlarıyla uzun süre vakit geçirir ama beklemediği sürprizlerle karşılaşır.

Her şey daha ne kadar kötü olabilir dedikçe dahada kötüsü olması ne kadar hoştu, değil mi? Gerçek ailemi bulduğumda her şeyin düzelebileceğine bir an olsun inanmıştım ama geçmişim ve geçmişimdeki insanlar beni bırakmamıştı. Üvey babam hayatımı mahvetmişti. Ama o mahvettikçe, gerçek ailem ve sevdiğim adam beni toparladı. //You drew stars around my scars But now I`m bleedin`//

Derin Seven sevgiden uzak büyümüştür. Sevdiği herkes daha bebekken uzaklaşmıştır bu yüzden kimseye bağlanmayan Üstteğmen Derin yıllar sonra sevgiyi bulur sever fakat o sevgi ve ona getirdiği sevgide onu terk eder bununla yüzleşen Derin`in hayatını ele aldığım kitap. -Kitap tek kitap olabilir emin değilim. -Romantizm olucak fakat ( yok) -Heyecanlı bölümler olduğu gibi dram dolu bölümlerde olucak. -Askeri Kurgudur -İYİ OKUMALAR...

Doğduğunda terk edilen engelli bir kızın hikayesi

İdil 24 yaşında üniversite öğrencisidir. Yağız 27 yaşında Arslaner aşiretinin ortanca oğludur. İdil ve Yağız birbirine deli gibi aşık iki çifttir fakat İdil`in okumaya olan isteği üzerine henüz evlenmemişlerdir. Bir gün İdilin sarhoş olmasıyla beraber olurlar ve bu gece İdil hamile kalır ve Yağızla evlenirler fakat gelinlikle girdiği evden kefeniyle çıkar. Rahim bölgesinden tam 4 kez bıçaklanmış ve avcunun içine kana bulanmış 4 tane 1 kuruş bırakılmıştır p Peki Bu Canice Ölümü Kim Neden Yapmıştır hepsi bu kitapta

Çoğunlukla Dr.romantic alıntısı olan bir kitap.

Bir görev... Bir mağara... Ve kaderin değiştirdiği bir hayat... Atmaca Timi, esir düşen masum çocukları kurtarmak için ölümüne bir göreve çıkmıştı. Kurşunların arasında, yıkıntıların içinde, karanlığın kalbinde saklıydı umut. Komutanın karanlık gözleri o mağarada küçücük bir bebeğe takıldığında zaman bir an durdu. O an sadece bir kurtarma operasyonu değildi artık; o an bir hikâyenin başlangıcıydı. Bazen bir bebeğin nefesi, bir timin kaderini değiştirir. Bazen bir gönül bağı, savaşın ortasında bile bir ışık yakar. Ve bazen... karanlıkta doğan bir ışık, insanın en derin yarasına merhem olur. "Bazı bağlar gözle görülmez, kalple hissedilir." Ve işte bu bağ, gecenin en karanlık anında doğan bir umutla yazıldı... ❗❕‼️ şiddet vs. Vardır sadece taciz tecavüz gibi olaylar yok bilginize ‼️❕❗

Paranormal olaylar üzerine ve kısa korku hikayeleri bulunmakta ve bazı okurları rahatsız edebilecek unsurlar içeriyor.⚠️⚠️⚠️

(Kitap bir hayal ürünüdür. Dikkate alınmaması gerekir.) Kitabı umarım beğenirsiniz. Kartallarla kötü bir anıya sahip olan 4 kişi ancak 4. sır olan 3 çocuk aynı sınıftadır. Kitap bu 3 çocuğun 4. bulma hikayeleridir ve kartallardan kurtulma çabasının yanında aşklarınıda konu alır... ilk kitabım umarım beğenirsiniz.

*Bu kitap bir bütün değil. Çünkü bazen insan da bir bütün olamaz.* Satırlardan, alıntılardan, kırık ama derin anlamlardan oluşuyor her sayfa. Bir düşün, bir kitap var elinde; ama belki de birden çok hayatı okuyor gibisin. Bazen bir cümle, bir kitap kadar iz bırakır ya hani — işte bu kitap, o cümlelerin evi. Kimi zaman bir aşkı, kimi zaman bir yalnızlığı, kimi zaman da kelimelere bile sığmayan duyguları taşıyor satırlarında. Okurken her alıntıda kendinden bir parça bulacaksın. Belki de hiç sen olmamış birini bile anlayacaksın. Çünkü bu sadece bir kitap değil. Bu, cümlelerin arasına gizlenmiş bir yolculuk. Ve bu yolculuğa katılıp katılmayacağına sen karar vereceksin. Ne dersin...